July 13, 2013
By: Zeynep TOZDUMAN
see below Turkish version
5 million from the fate of the Armenian Massacre
Massacre in 1915 changed the fate of the non-Muslim peoples in Turkey, in particular, more than half of the Armenian population by the central committee of the Young Turk Party for 12 people, through the Special Organization by the destruction carried out in such a short period of 16 months.
Crimes of humanity in this country in 1915, but yurtsuzlaştırma the economy and metruke’lere emval-i and the seizure of bank accounts, etc. economic and cultural-historical genocide marked as a black stain.
The Assembly plenary session held on June 10, 1915 by disabling the temporary confiscation and expropriation law, the parliamentary committee responsible for the financial affairs of the relocated Armenians edildi.Yasa considered, including bank accounts, ‘left behind’ the confiscation of property rights were recognized. Dışılılık compliance with the law, under the law, given that the decision of the Turkish Parliament, even criticism, but it could be caused by sporadic.
Faced with protests in parliament until 1918 Senator Ahmed Riza would say many times in one session. Emval-mentioned goods behind by the show as” kanunsuzluktur. Because of this property is determined in the owners did not leave willingly, they were forcibly, extracted with algebra. Government officials through their possessions sattırıyor now. 21 of this Constitution, contrary to article … It is a tyranny. Keep me in the arm, out at my village, then sell my property and possession, it is not permissible to no time.”
In June 1915 the amount of the value of the Ottoman government treasury banosuna invested 5 million Turkish liras. This investment is then entrusted to Berlin and Vienna, as gold was to be secured. This money Ottoman, European banks to be used after the war had made the investment. Passing up the opportunity into the hands of Germany, the Ottoman official debt immediately singled out the money. Because of the German credit institutions and banks in the first quarter of 1915-1916 due to the loans granted to the Armenians, the lending institutions suffered huge losses, financial losses by declaring that the 5 million mark, did not return the money.
5 million lira sent to Berlin by the Turkish government to protect a part of the sale of Armenian women and children, have been obtained. (1915 Armenian Genocide in the process of captive markets for the sale of women and children in need in areas where the military has been organized for the brothels. (Mardin To give an example, in front of the military commander of the slave market) Missed, haremlerinde confiscated and kept enslaved Muslim women, seizure of the Armenian gene pool application, the use of free labor alongside their men were killed and their women and children as sex slaves by destroying the fertility of the Armenian people running, ie the elimination of one of the most important pillars of the genocide. sexual slavery, genocide, and then finds a wide application area in the region. sexual slavery also one of the organizers of the aracıdır.Seks enrichment area and slavery, slave owners Besides being a means of enrichment, it has also been used as a means of humiliation of slavery also) ‘1
Armenians from Turkey and müttefikilerinin murderous policies, not only their lives, but economies have lost their homeland. After the defeat of triple alliance, confiscations of property stolen from the public were Armenian.
In the meantime, the newly founded Republic of Turkey, Dec. 26, 1925, the government statement, the process is guided by the Young Turks, which was destroyed by the Kemalists” elements” goods confiscated and continued state level.
The question of the fate of five million lira, was introduced at the end of September 1924, the Treaty of Lausanne. After the Germans confiscated by the British as to what the fate of five million lira, wrote a letter to Mary Terzyan 10 October 1944, Stanley Baldwin. Baldwin copy of the memorandum for the year 1924, the British government through the invisible forces, not to Cadogan proposed. The fate of five million of money, so that Mary remained inconclusive attempt Terzyan’nın. Financial obligation to the genocide of the second letter addressed his letter to Lord Halifax, Britain’s ambassador to Washington, has been raised for the second time. Turkey in Berlin, the German Bank (Deutsche Bank) and then transferred to London’s five million pounds of the” What happened to the Armenians?” in vain sought the answer to the question. ‘2
Here in England, stole Armenians by Turks in Germany, London, transporting and keep the 5 million pounds of gold, onion, peeled and conversion of the victims of the genocide is not only Germany was complicit in the United Kingdom. Not restricted to abet. British government officials, the British insurance companies and a variety of people carry their financial obligations towards the Armenians before the war, prevented the fulfillment of the.
The most obvious example of this, the star of life and property insurance company may Assurance Company. No payment in accordance with the agreements with the Armenians so far has done hundreds or even thousands of cases.
The blood of an innocent people who would not have gotten the money to anyone. Until this money returned to the descendants of the Armenian people living in these days it is until the money eventually burn them.
If the time-out is how to crimes against humanity, crimes against humanity madurların the economic claims of the timeout can not be processed. This is contrary to the dialectics of the capitalist economy. These days, living in Australia, Europe and America and the Armenian diaspora in the countries they live parlementolarına simultaneously bringing up the issue of 5 million coins can be disposed of fate and a step towards the collection, I think.
It is my conviction that the crime committed against the Armenian people stop before the international area, then that should be condemned by the legislative bodies and the Government of the Republic of Turkey, Turkey’s financial demands, but also can come up.
Zeynep TOZDUMAN
1-Genocide Laboratory study: Mardin 1915 Çetinoğlu Sait.
2-Proceedings, Relocation and Disposal”” massacres of Christians in the Ottoman Empire between 1912-1922 Compiled by: Tessa Hofmann
Turkish Version:
Ermeni Katliamı ile elde edilen 5 milyonun akibeti
Türkiye’deki gayri müslim halkların kaderini değiştiren 1915 katliamı; özellikle Ermeni nüfusunun yarıdan fazlası Jön Türk Partisinin 12 kişilik merkez komitesi tarafından, Teşkilat-ı Mahsusa aracılığı ile 16 ay gibi kısa bir süre içinde imha ederek gerçekleştirmiştir.
1915’de bu ülkede insanlık suçuyla birlikte, yurtsuzlaştırma,ekonomiye ve emval-i metruke’lere ve de banka hesaplarına el konulması v.b. gibi ekonomik ve kültürel- tarihsel soykırıma damgasını vuran kara bir lekedir.
10 Haziran 1915’te ki meclisde yapılan oturumda genel kurul devre dışı bırakılarak gecici müsadere ve kamulaştırma kanunu, mali işlerden sorumlu parlemento komisyonunda kabul edildi.Yasa tehcir edilen Ermenilerin banka hesapları da dahil, ‘geride kalan ‘ mallarına el konulması hakkını tanıyordu. Hukuka uygunluk görüntüsü altında karar verilen bu yasa dışılılık, Türk parlementosu’nda bile eleştirilere, ancak tek tük neden olabildi.
1918’e kadar defalarca parlementoda protestolara karşılaşan senatör Ahmet Rıza şöyle diyordu bir oturumda. ” sözü edilen malları emval-i metruke olarak göstermek kanunsuzluktur. Çünkü bu emvalin sahipleri mallarını isteyerek terk etmemişler, onlar yerlerinden zorla, cebir ile çıkartılmıştır. Hükümet şimdi onların mallarını memurları vasıtasıyla sattırıyor. Bu anayasa’nın 21. maddesine aykırıdır… Bu bir zulümdür . Beni kolumdan tut, köyümden dışarı at, sonra da malımı ve mülkümü sat; bu, hiçbir vakit caiz değildir.”
Osmanlı hükümeti 1915 Haziran’ında 5 milyon Türk lirası değerindeki miktarı hazine banosuna yatırım yapmıştı. Bu yatırım daha sonra Berlin ve Viyana’da emanetlere altın olarak güvence altına alınması için konuldu. Osmanlı bu parayı, savaştan sonra kullanmak üzere avrupa bankalarına yatırım yapmıştı. Eline fırsat geçen Almanya, bu parayı hemen Osmanlının resmi borcuna saydı. Çünkü, Alman kredi kuruluş ve bankalarının 1915-1916 yılının ilk üç ayında Ermenilere verilen krediler nedeniyle, kredi veren kuruluşların büyük zarara uğradıkları, maddi kayıplarının 5 milyon mark olduğunu bildirerek parayı iade etmedi.
Türk hükümeti tarafından korunması için Berlin’e gönderilen 5 milyon liranın bir kısmı, Ermeni kadın ve çocukların satışından elde edilmiştir. ( 1915 Soykırımı sürecinde Ermeni kadınların ve çocukların satılması için esir pazarlarının olduğu yerlerde askerin ihtiyacı için genelevler organize edilmiştir. (Bir örnek verecek olursak Mardin Askeri komutanlığı önündeki köle pazarı) Kaçırılan, el konan ve esir edilen kadınların Müslüman haremlerinde tutulması, Ermeni gen havuzuna el konma uygulaması, bedava işgücü olarak kullanılmasının yanında Erkeklerinin öldürülerek kadınlarını ve çocuklarını da seks kölesi olarak çalıştırılması Ermeni halkını doğurganlığını yok ederek, ortadan kaldırılması yani Soykırımın önemli ayaklarından biridir. Seks köleliği Soykırım ve sonrasında bölgede geniş bir uygulama alanı bulmaktadır. Seks köleliği ayrıca organizatörleri açısından da bir zenginleşme alanı ve aracıdır.Seks köleliğinin, köle sahiplerinin zenginleşmesinin aracı olmasının yanında, bu köleliğin ayrıca bir aşağılanma aracı olarak da kullanılmıştır)’1
Ermeniler, Türkiye ve müttefikilerinin katliamcı politikaları sonucu; sadece yaşamlarını, vatanlarını değil ekonomilerini de kaybettiler. Üçlü ittifak yenilgisinden sonra, çalınan Ermeni mallarının gaspına da ortak oldular.
Bu arada yeni kurulan T.C, 26 Aralık 1925’te hükümet açıklamasıyla, jön Türkler tarafından yön verilen süreci, Kemalistler’de imha edilen ”unsurların ” mallarına devlet katında el konularak devam ettirdi.
5 milyon liranın akibeti sorusu, lozan antlaşmasının 1924 Eylül sonunda ortaya atıldı. Almanlardan sonra ingilizlerin el koyduğu 5 milyon liranın akıbetinin ne olduğu konusunda, Mary Terzyan 10 Ekim 1944’te Stanley Baldwin’e bir mektup yazmıştır. Baldwin’e 1924 yılına ait memorandumun kopyasını, İngiliz hükümeti aracılığı ile görünmez güçler, Cadogan vermemesi önerisinde bulunmuştur. 5 milyon paranın akibeti, Mary Terzyan’nın girişimi de böylece sonuçsuz kalmıştır. Soykırımın maddi yükümlülüğüne ait ikinci mektup İngiltere’nin Washington’daki elçisi lord Halifax’a hitaben yazdığı mektupla ikinci kez gündeme gelmiştir. Türkiye’den, Berlin’deki Alman Bankası’na ( Deutsche Bank ) ve daha sonra Londra’ya havale edilen ”Ermenilere ait beş milyon liraya ne oldu ”? sorusuna beyhude cevap aradı.’2
Burada İngiltere, Türk’lerin Ermeni’lerden çalıp Almanya’da muhafaza ettiği 5 milyon altın lirayı Londra’ya nakletmesi, soykırım kurbanlarının soyulup soğana çevrilmesinde sadece Almanya’yı değil İngiltere’yi de suç ortağı yapmıştır. Suç ortaklığı kadarla da sınırlı kalmadı. İngiliz devlet adamları, çeşitli ingiliz sigorta şirketleri ve kişilerin savaş öncesinde Ermenilere karşı taşıdıkları mali yükümlülüklerini, yerine getirmelerini de engellediler.
Bunun en bariz örneği olarak, hayat ve mülk sigortası yapan star Assurance Company şirketi gösterebilir. Ermenilere yapılan sözleşmelere uygun olarak bu güne kadar hiçbir ödemenin yapılmadığı yüzlerce hatta binlerce vaka vardır.
Mazlum bir halkın kanıyla kazanılmış para kimseye yaramaz. Ta ki bu para Ermeni halkının bu gün yaşayan torunlarına iade edilinceye kadar o para, onları er geç yakacaktır.
İnsanlık suçlarında nasıl ki zaman aşımı yoksa, madurların insanlık suçu işlendikten sonra da ekonomik alacaklarında zaman aşımı olamaz. Bu kapitalist ekonominin diyalektiğine de terstir. Bu gün Avrupa ve Amerika ve de Avustralya’da yaşayan Ermeni diasporasının, yaşadıkları ülkelerin parlementolarına bu konuyu eş zamanlı gündeme getirerek 5 milyon paralarının akıbetleri ve tahsili yolunda bir adım atılabilirler diye düşünüyorum.
İnancım o dur ki Ermeni halkına karşı işlenen suçun önce Uluslar arası alanda, sonra da Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve yasama organları tarafından mahkum edilmeli ki, Türkiye’deki maddi talepleri de ancak gündeme gelebilsin.
ZEYNEP TOZDUMAN
1-Soykırımı Laboratuvarında incelemek: Mardin 1915 Sait Çetinoğlu.
2-Takibat, Techir ve İmha ”Osmanlı imparatorluğu’nda 1912-1922 yılları arasında Hıristiyanlara yönelik katliamlar ” Derleyen: Tessa Hofmann